GÜNCEL

Konya'nın eski modası büyükşehirlere sıçradı

Kaçak Pansiyonculukta Artan Hukuksuzluk: Ev Sahipleri "Paylaşımlı Ev" Adı Altında Kiracılarıyla Kazanç Sağlıyor

Türkiye genelindeki fahiş kira bedelleri ve barınma sorununun çözümüne yönelik geç alınan tedbirler, ev sahiplerini farklı yollar arayışına itiyor. Son zamanlarda ortaya çıkan "kaçak pansiyonculuk" yöntemi ise konut krizini daha da derinleştiriyor. Ev sahipleri, odalara ranzalar yerleştirerek "paylaşımlı ev" adı altında kaçak pansiyon işletmeciliği yapmaya başladı. Bu illegal uygulama ile birlikte kiracılar, yüksek kira bedellerinden kaçmak için ranzalı odalarda aylık 3.500 TL gibi fahiş ücretler ödemek zorunda kalıyor.

Sabah gazetesinden Betül Alakent'in haberine göre, özellikle İstanbul gibi büyükşehirlerde 3+1 evlerde ev sahipleri, odalara 6, 4 ve 2'şer kişilik ranzalar koyarak ortalama 8 kişiyi aynı evde barındırıyor. Bu paylaşımlı evlerde kişi başına düşen kira ücreti ise odanın büyüklüğüne göre değişiyor. İstanbul'da 6 kişilik odalarda kişi başı 3.500 TL, 4 kişilik odalarda 4.000 TL ve iki kişilik odalarda kişi başı 5.000 TL gibi yüksek ücretler talep ediliyor.

Bu illegal işletmecilik yöntemiyle ev sahipleri, aynı evdeki farklı odaları ranzalarla doldurarak toplamda yüksek miktarlarda gelir elde ediyor. Örneğin, bir 3+1 evde bir odada 6, diğer odada 4 ve diğer odada 2 ranza yerleştirilerek 8 kişi barındırılırsa, bu daire için toplamda 47.000 TL gibi ciddi bir gelir sağlanıyor.

Kaçak pansiyonculuk sadece İstanbul ile sınırlı değil. Türkiye'nin diğer büyükşehirlerinde de benzer uygulamalar hızla yaygınlaşıyor. Ancak bu bölgelerdeki ücretler İstanbul'a kıyasla yüzde 30-40 daha düşük seviyelerde bulunuyor.

Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği (TÜGEM) Başkanı Hakan Akdoğan, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, konut sorununun artmasıyla birlikte yasal olmayan uygulamalarda da artış gözlemlediklerini belirtti. Akdoğan, "Bu işletmecilik faaliyeti hem güvenlik hem de vergi açısından büyük bir kaçağa neden oluyor." dedi. Ayrıca, paylaşımlı evlerde yaşanabilecek sorunların çözümünde de ciddi sıkıntılar yaşanabileceğine dikkat çekti.

Akdoğan, denetimlerin artırılması gerektiğini vurgulayarak, aksi takdirde sorunun daha da büyüyeceğini ifade etti. Bu illegal uygulamanın sadece konut krizini derinleştirmekle kalmayıp vergi kaybına da yol açtığına dikkat çekti.