Bugün bu iş bitecek! Aklın varsa Konya’yı terk et Bugün bu iş bitecek! Aklın varsa Konya’yı terk et

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Türkiye genelinde 10 ilde, 50 havzada başlattığı “su kısıtı” uygulaması, Konya’nın 19 ilçesinde hayata geçirildi. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Karatay Ziraat Odası Başkanı Rıfat Kavuneker, uygulamanın tarımsal üretim planlamasında önemli bir adım olduğunu ifade etti.

“Mısır Ekimi Yasaklandı” İddiası Doğru Değil

Merhaba'da yer alan habere göre Başkan Kavuneker, Konya’da mısır ekiminin yasaklandığı yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirterek, “Mısır ekimine dair genel bir yasak yok. Ancak su kısıtı havzasında bir parsele aynı ürünü dört yıl üst üste ekmek yasaklandı. Örneğin, bu yıl mısır ektiğiniz bir parsele dört yıl boyunca yeniden mısır ekemezsiniz” dedi.

Çiftçiler İçin Yeni Destekleme Modeli

Kısıtlamalara rağmen çiftçilere yeni destekleme modellerinin sunulduğunu söyleyen Kavuneker, “Su kısıtı olan bölgelerde, belirli ürünleri eken çiftçilere dekar başına ek destek sağlanacak. Ancak bu destek, arazi kıraç değil, sulu tarım yapılabiliyorsa geçerli olacak” ifadelerini kullandı.

Ekmeyen Çiftçinin Tarlası Kiraya Verilecek

Yeni düzenleme kapsamında çiftçilerin tarım arazilerini ekmemesi halinde uygulanacak yaptırımlar da netleşti. Başkan Kavuneker, “Yeni tebliğe göre, bir çiftçi tarlasını iki yıl üst üste ekmezse, üçüncü yıl devlet bu tarlayı rayiç bedel üzerinden kiraya verecek. Çiftçi, kirasını alacak ve tarla başka bir üretici tarafından işlenecek” şeklinde konuştu.

19 İlçede Uygulama Başladı

Konya’nın 31 ilçesinin 19’unda su kısıtı uygulamasına geçildiğini belirten Kavuneker, bu havzalarda üretim planlaması yapılmasının hedeflendiğini kaydetti. Tarımsal su kullanımını optimize etmeyi amaçlayan bu uygulama, su kaynaklarının daha verimli yönetilmesini ve üretim çeşitliliğini artırmayı hedefliyor.

Kısıtlamalar Ne Anlama Geliyor?

Yeni uygulamanın tarımsal üretim için bir dönüm noktası olduğunu belirten uzmanlar, su kısıtı havza modelinin, kuraklıkla mücadele ve su kaynaklarının sürdürülebilirliği açısından büyük önem taşıdığını vurguluyor.

Bu modelin çiftçilerin üretim alışkanlıklarında değişikliklere neden olması beklenirken, destekleme mekanizmaları sayesinde üretim kapasitesinin korunması hedefleniyor.

Editör: Haber Merkezi